Vİral hepatitlerin genel anlamdaki toplumdaki adlandırılmasıdır. Alfabenin harfleri ile kodlanmış; A, B, C, D ve E tipi bulaşıcı sarılıklar ülkemizde sık görülen tipleridir. Hepsi birbirinden farklı klinik tablolara sahiptir, erken tanınması ve korunması önemlidir.

Hepatit A

Ülkemizde genişletilmiş aşı takviminde 2011’den beri aşısı uygulanıyor. Ağız yolu ile alınıp, karaciğerde kalıcı olmayan hasar yapar. Genellikle gıda ve su hijyeni iyi olmayan şartlarda kişiye bulaşır. Kalıcı hasar bırakmaması masum olduğu anlamına gelmez; karaciğer yetmezliğine sebep olabilir (siroz, karaciğer yağlanması, otoimmün hepatit vb tablolarda).  Özellikle hiç bu virüs ile karşılaşmamış kişilerin mutlaka aşılanması gereklidir. Gebelik döneminde geçirildiğinde ölümcül sonuçları vardır. Bu hasta gruplarında sosyal güvenlik kurumu aşıyı ödemektedir. Aşısı altı ay veya bir yıl ara ile iki doz şeklinde yapılmalıdır. Akut hastalık tablosunda özellikle kreş, okul, yurt, kışla ve ev içinde bulaşın önlenmesi önemlidir. Enfeksiyon sarılığın ilk ortaya çıktığı andan itibaren 14 gün daha bulaştırıcıdır.

Hepatit B

Türkiye’deki belki de gizli en önemli sağlık sorunlarından biridir. Akut enfeksiyon kalıcı bağışıklık sağlar. Kronikleşme durumunda siroz ve karaciğer kanserinin en önemli sebeplerindendir. Türkiye’de 1996 yılından beri aşı takviminde yer alan bir aşılaması olmasına rağmen halen ortalama 3-4 milyon arasında kronik hepatit B hastası olduğu tahmin ediliyor. Bu hastaların tamamı bulaştırıcıdır. En olası bulaş yolları; korunmasız cinsel temas, kan ve kan ürünü nakli (virüs aranmamış), sterilizasyon önlemlerine uyulmayan diş tedavisi, damar içi uyuşturucu madde kullanımı, UV kabinsiz berber ve kuaförlerde yapılan işlemler ile hijyenik olmayan şartlarda uygulanan dövme ve piercingtir.  Kronik hasta grubunun erken tanı ile tedavi alması hayat kurtarıcıdır. Kronik hastalarda uygun şartlara sahip hastalar için verilen tedaviler devletimiz tarafından karşılanmaktadır.

Gebe annede hepatit B virüsü olup olmadığı taraması mutlaka doğum öncesi yapılmalıdır. Çünkü doğum öncesi verilen tedavi ile virüsün bebeğe geçişini önlemek mümkündür. Özellikle virüsü taşıyan anneye doğum öncesi gerekli durumda tedavi verilmez ise; bebeğe doğum sonrası verilen serum ve aşının etkisi olmamaktadır. En sıkıntılı grupta doğumda bu virüsü alan çocuklardır. Çünkü ortalama 10-15 yıl içinde bu çocuklar da siroz gelişmektedir. Çünkü çocukluk çağında verilebilecek ilaç sayısı çok kısıtlıdır.

Aşısı üç doz şeklinde; 0-1ay -6ay aralıkla yapılmalıdır. Hayatınız boyunca bir kez tam doz (3 adet) aşılanmış olmak yeterlidir.  Eğer antikor yanıtı oluşmamış ise bir ay ara ile oluşuncaya kadar aşılamaya devam etmek önerilir. Diyaliz hastalarında ise çift doz aşılama şarttır.

Hepatit C

Müzminleşen hepatitler arasında en iyi bilinenlerdendir. Akut hastalığı nadir görülüyor; çünkü çoğunlukla gözden kaçıyor. Genellikle hiçbir bulgu vermediği için hastalar tarafından da önemsenmiyor. Türkiye’de ki toplam hasta sayısının 800.000 olduğu tahmin ediliyor. Bulaş yolları hepatit B ile aynıdır. Aşısı ne yazık ki yoktur. Siroz ve karaciğer kanserine sebep olma potansiyeli en yüksek virüslerdendir. Tedavisi ülkemizde ücretsiz yapılmaktadır.

Hepatit D

Hastalık tablosu yapması için hepatit B virüsüne ihtiyacı vardır. Hepatit B virüsü taşıyıcılarında veya B virüsü ile birlikte alındığında hastalık oluşur. Siroz ve karaciğer kanseri yapma potansiyeli diğer virüslere göre daha yüksektir. Hepatit B’ye karşı aşılanmak korunmak için yeterlidir.

Hepatit E

Dünyada ve ülkemizde yeni önem kazanmaya başlayan bir etkendir. Doğada yaygındır. Hepatit A gibi bulaşır. Akut ve kronik hastalık yapan alt tipleri mevcuttur. Aşısı ülkemizde yoktur.

          Özet olarak bulaşıcı sarılık açısından belli risk faktörlerine sahip kişilerin test yaptırmasında yarar vardır. Önerilecek durumlar; özellikle son bir yıl içinde ameliyat, diş tedavisi, kan nakli, dövme-piercing yaptıranlar, korunmasız cinsel teması olanlarda mutlaka hepatit B ve C testleri yapılmalıdır. Gebeler, kemoterapi görecekler, hemodiyaliz hastaları, immün modülatör ilaç kullanacaklar (streroid vb) bu süreden bağımsız taramadan geçirilmelidir. Ama asıl önemli olan ise özellikle aşısı mevcut olan hepatit A ve B’ye karşı herkesin aşılanmasıdır.  

Sağlıcakla kalın. 

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol