Türk futbolunda Altyapının ne kadar sihirli bir kelime olduğunu bilmeyenimiz kalmadı artık. Ben de sürekli yazıyorum.
Bana yazmaktan, Size de okumaktan ''gına geldi'' eminim.
Kulüp yöneticilerinin göreve gelmeden önce kurdukları ilk cümle, “Alt yapı çok önemli” oluyor.
Sonrasında unuttukları ilk cümle de o oluyor maalesef!
Durun! Hemen darağacını kurmayalım. Futbol kültürümüze baktığımızda, neden unuttuklarının sebebini görebiliriz.
En başta, taraftar sportif başarı bekliyor.
Doğal olarak uzun süreli bir yatırım olan ''altyapı'' öncelikli tercih olamıyor.
Öte yandan teknik adam, olası bir başarısızlıkta feda edilecek ilk adam olacağı için,aşağıya dönüp bakmıyor bile.
Futbol ''Ulemaları“ ise;Takım hem başarılı olsun, hem de altyapıdan yetenekli gençler gelsin” diye akıl vermekten geri kalmazlar..
İşler iyi giderse ne ala! Ne zaman ki takım kötü sonuçlar almaya başlar; işte o zaman alt yapı gerçeğiyle yüzleşilir.
Unutmadan birde ''kendi çocuklarımız'' klişesi vardır.
Ama ne acıdır ki,kendi çocuklarımız hep sonradan gelir aklımıza!
İnsan kendi çocuğunu unutur mu hiç?
Dünyanın en önemli kulüpleri, önce altyapı diyor.
Barcelona altyapı diyor!
Ajax! Evet oda!.
Roma? Cengiz Ünderi bile bizden aldılar!
Bayern? Arsenal?Liverpool? lyon? onlar da!
Fransa alt yapılarından yetişen ortalama 7-8 oyuncuyu oynatıyor A takımların da.
Yani Alt yapı şart diyor adamlar..
Peki biz?
Biz, bitmek tükenmek bilmeyen bahaneler üretmekten başka hiç bir şey yapmıyoruz maalesef.
Ben bu yazıyı kaleme almadan, önce Çanspor'un düştüğü haberi geldi! Sonra da Dardanel'in düşmek üzere olduğu!
Çok uzun yazmak istiyordum bu defa ama! Bu konuda köşe yazısı yetersiz kalır.
''Kitap yazmak'' gerek. Onu da ben beceremem.
Çanakkale Dardanel için belki daha sonra ama, Çanspor camiası için şunları söylemek istiyorum.
Üzülmesinler!
"Takım küme düşerse, futbolcular gider, adamlar kalır."
Çanspor belki bu yıl küme düştü ama!
11 tane adam kazandı.
''KENDİ ÇOCUKLARINI''