“Bu gün 23 Nisan,
Neşe doluyor insan!”
Atatürk demiştir ki; “Vatanı korumak çocukları korumakla başlar.” Anadolu’nun yokluk içinde olduğu yıllarda kutlanmaya başlandı 23 Nisan… Her geçen yıl bayram coşkusu daha da arttı. 23 Nisan, bağımsızlığı çağrıştırıyordu. Türk milleti, bağımsızlık mücadelesine başladığında Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları, yurt savunmasına göğsünü siper etmişti. Bağımsızlık ve millet egemenliği için çizilen yolda ilk önemli hareket belirlenmişti: 23 Nisan 1920’de Millet Meclisi’nin Ankara’da toplanması…
Atatürk; “Çocuk sevgisi bir ihtiyaçtır.” düşüncesinde olduğundan hiç çocuğu olmamasına rağmen, çok sayıda manevi çocuk edinmişti. Bu sebeple de TBMM’nin açıldığı 23 Nisan tarihinin ulusal egemenlikle beraber anılacak bir “Çocuk Bayramı” olmasını kabul etmişti. 23 Nisan, Atatürk’ün hamiliğini yaptığı bir Cumhuriyet kurumu olan Himaye-i Etfal Cemiyeti’nin (Bugünkü Çocuk Esirgeme Kurumu gibi) öncülüğünde zamanla önce fiilen, sonra resmen bir “Çocuk Bayramı”na dönüşmüştü. Atatürk’ün yaveri Cevat Abbas Gürer, Tepebaşı Tiyatrosu’nda yapılan 23 Nisan kutlamasındaki konuşmasında Atatürk’ü, “23 Nisan’ın validi (babası)” ilan etmişti.

23 Nisan, ilk defa 1921’de çıkarılan bir kanunla “Hâkimiyet-i Milliye Bayramı” ilan edilmişti. Bu, Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk milli bayramıydı. Bu bayram, yurdun birçok yerinde resmî ve özel kuruluşların, halkın ve öğrencilerin katılımıyla coşkuyla kutlanmıştı. 23 Nisan 1922’de Ankara’daki kutlamalara öğrencilerin de katılması ayrı bir coşku yarattı. Bunun üzerine Mustafa Kemal’in de onayıyla Himaye-i Etfal Cemiyeti yöneticileri, 23 Nisan 1923’te cemiyet adına yardım toplamaya başladılar. Yetim ve öksüz çocuklar için kurulan bir cemiyetin 23 Nisanlarda yardım toplamaya başlaması ve yardım amaçlı rozetlerin çocuklar tarafından satılması 23 Nisan’da çocukları daha da ön plana çıkardı. Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Paşa’nın da desteği ile “23 Nisan” günü, 1925 yılında “Çocuk Günü” olarak, 1926 yılından itibaren ise “Çocuk Bayramı” olarak görülmeye başlandı. 23 Nisanlar resmi olarak “Hâkimiyet-i Milliye Bayramı” adıyla kutlanmaya devam etse de fiilen “Çocuk Bayramı” olarak kutlanıyordu.

İlk kapsamlı “Çocuk Bayramı” kutlamaları 1927 yılında yapıldı. Himaye-i Etfal Cemiyeti, 1927’deki 23 Nisan Çocuk Bayramı kutlamalarına büyük özen gösterdi. “Gürbüz Türk Çocuğu” dergisinin 23 Nisan 1927 tarihli sayısı “Çocuk Gününe Mahsus Fevkalade Nüsha” adıyla yayınlandı. Hazırlanan programa göre; süslü otomobillerle ve bando eşliğinde çocuk sarayına götürülen çocuklar, oyun bahçesinde ve tören alanında gönüllerince eğlendiler. Ayrıca aynı gece çocuklar için fener alayı, yarışmalar, sergi, müsamere ve çeşitli eğlenceler düzenlenirken geleneksel hale getirilen çocuk balosu da yapıldı. Ayrıca öğrenciler, sınıflarını bayraklarla, süslerle donatıp törenlerde şiirler ve marşlar okudular. Bu özel günde öğrenciler bir de devlet büyüklerine ziyarette bulundular. Sadece Ankara’da değil bütün illerde benzer programlar düzenlendi.
Atatürk, çocuk bayramlarında Türk Ocağı binalarını ve Gazi Orman Çiftliği’ni çocuk şenliklerine ayırdı. 1927 yılı çocuk bayramı dolayısıyla Gazi Orman Çiftliği’nde ziyafetler verildi. Çocuk konulu piyes, temsil ve gösteriler hazırlanıp gösterildi. 22 Nisan 1927’de Gazi Mustafa Kemal Paşa, çocukların 23 Nisan Bayramı’nı daha sevinçli geçirmeleri için güzel bir jest yaparak otomobillerinden birini törenlerde çocuklara tahsis etti. Bunun yanı sıra Cumhurbaşkanlığı bandosunun Çocuk Bayramı için çocuk sarayında görev yapmasını sağladı. 1927’deki 23 Nisan Çocuk Bayramı kutlamalarına büyük ilgi gösteren Atatürk, o gece Ankara Evkaf Oteli’nde düzenlenen Himaye-i Etfal Cemiyeti Balosu’na da katıldı ve o baloda çocuklar için on bin lira yardım toplandı.

1935’te çıkarılan kanunla 23 Nisan günleri “Ulusal Egemenlik Bayramı” olarak kutlanmaya başlandı. 1935’ten sonra resmen “23 Nisan Ulusal Egemenlik Bayramı ve Çocuk Haftası” ifadesi kullanılmıştır.

Benoit Mechin, “Kurt ve Pars” adlı eserinde Atatürk’ün, “Ben çocuk haftasını, çocuklara hürmet edilmesini temin ve onların zaafından yararlanarak çok defa yapıldığı gibi onlara eziyet ve hayvan gibi muamele edilmesini önlemek için meydana getirdim. Bu tedbirim, milletin geleceğine karşı gösterilen bir saygı olarak görülmelidir.” dediğini aktarmıştır.

“23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, dünya üzerinde benzeri bulunmayan bir anlayışla iki farklı ve önemli unsuru bir arada taşıyan milli bayramımızdır. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramımız Kutlu Olsun.”

Evlere kapandığımız bu günlerde her şeye rağmen umutluyuz. Bayraklarımızı elimize alıp coşkuyla marşlar söyleyip çocuklarımızı mutlu etmenin yollarını bulmalıyız. Geleceğimiz olan çocuklarımıza Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü anlatmalıyız.
Demet Yener
 

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol