30 AĞUSTOS ZAFER BAYRAMI
Bayramlar, bir toplumun ortak üstün değerlerinin bireyler tarafından gerekçeleriyle birlikte kavranıp benimsenmesi ve yeni kuşaklara aktarılması bakımından temel bir işleve sahiptirler. Bu nitelikleriyle bayramlar, toplum yaşamının temel alanlarının kurumlaşmasının ve sağlamlaşmasının ana yolları arasında yer alırlar. Bu aynı zamanda toplumsal bütünleşme ve dayanışma ortamının oluşup pekişmesi demektir. Ulusal bayramlar bu açıdan özel bir önem taşırlar. Türkiye’de de ulusal bayramlar, çağdaş toplum temellerinin kurulmaya başladığı Cumhuriyet döneminde kurulmuş olan bayramlardır. Ulusal günlerimizin ortak özleri; vatanın bütünlüğü ve ulusal bağımsızlıkla beraber ulusal egemenlik ve insan haklarına dayalı demokratik yönetim biçimidir. Ülkemiz için büyük önem taşıyan ulusal-milli bayramlarımızdan birinin yıldönümüne uyandığımız bugün de ne mutlu bize ki hâlâ özgür bir ülkeyiz.
Türk ordusu, işgalci güçleri Anadolu’dan temizlemek için 26 Ağustos 1922’de Afyon Dumlupınar’da Büyük Taarruz’u başlatmış ve Başkomutan Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün idaresinde düşmanlar imha ederek zafere ulaşmıştır. Bu büyük zaferin 97. yıl dönümünü kutlayacağımız bu yıl da tüm diğer yıllar gibi oldukça önemlidir.
Büyük Taarruz, Kurtuluş Savaşı sırasında Türk ordusunun işgalci güçlere son ve kesin darbeyi vurmasını sağlamak ve onları Anadolu’dan atmak için planlanan gizli bir harekâtın adıdır. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin 20 Temmuz 1922’deki oturumunda kendisine dördüncü defa Başkomutanlık yetkisi verilen Gazi Mustafa Kemal Paşa, taarruz kararını haziran ayında almış ve hazırlıkları gizli olarak yürütmüştür. Taarruzun zamanından Gazi Mustafa Kemal Paşa ve yanındaki bir iki yakın mesai arkadaşından başka kimse haberdar olmamıştır.
26 Ağustos 1922’de başlayan ve 30 Ağustos 1922 gününe kadar beş gün beş gece devam eden Büyük Taarruz, Afyon’da başlamış, Aslıhan civarında kuşatılan düşman birliklerinin Gazi Mustafa Kemal Paşa’nın bizzat idare ettiği Dumlupınar Meydan Muharebesi’nde imha edilmesi ile Türk ordusunun zaferiyle sonuçlanmıştır.
Atatürk’ün başkomutanlığında yapıldığı için “Başkomutanlık Meydan Muharebesi” adıyla da bilinen Büyük Taarruz’un başarıyla sonuçlanmasından sonra Yunan ordularının peşine düşülmüştür. İzmir’e kadar takip edilen Yunanlılar, 9 Eylül 1922’de denize dökülmüştür. İzmir’in kurtarılmasıyla birlikte Türk toprakları Yunan işgalinden kurtulmuştur. İşgal birliklerinin ülke sınırlarını terk etmesi daha sonra gerçekleşmiş olsa da “30 Ağustos” tarihi, sembolik olarak ülke topraklarının geri alındığı gün olarak kabul edilmiştir. 30 Ağustos’ta Türk ordusunun kesin zaferi ile sonuçlanan Büyük Taarruz gerek Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde gerek basında gerekse halk arasında büyük sevinçle karşılanmış ve orduya ve ordunun Başkomutanına başarılarından dolayı tebrik telgrafları gelmiştir.
İlk kez 1924 yılında Afyon Dumlupınar’da Çal Köyü yakınlarında Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal’in katıldığı bir törenle “Başkumandan Zaferi” adıyla kutlanmıştır. Kutlamanın yanında şehitlerin de anıldığı bir tören yapılmıştır. Çal Köyü’nde gerçekleşen ilk törende Mustafa Kemal, millî ruhun canlı tutulmasının önemini vurgulamış ve Meçhul Asker Abidesi’nin temelini eşi Latife Hanım ile beraber atmıştır.
Başkumandan Zaferi 1926 yılından itibaren ülke genelinde “Zafer Bayramı” olarak kutlanmaya başlamıştır. 1 Nisan 1926 tarihinde kabul edilen Zafer Bayramı Kanunu’nda “30 Ağustos Başkumandan Muharebesi” gününün Cumhuriyet ordu ve donanmasının Zafer Bayramı olduğu, her yıl dönümünde bu bayram gününün kara, deniz ve hava kuvvetleri tarafından kutlanacağı belirtilmiştir.
Tarihimize ve milletimize kutlu olsun! Bugünlere nasıl gelindiğinin unutulmaması, Türklüğe saygı duyulması gerektiğinin hatırlanması ve bayrak-dil-vatan bütünlüğünün korunması umuduyla nice 30 Ağustoslara!
