Uyandınız, yarım açık pencerenizden içeriye mis gibi boğaz havası doluyor. At nallarının tıkırtıları geliyor evinizin sokağından. Şimdi penceredesiniz, önünüzde masmavi bir deniz ve karşıda Maydos tepeleri… Eski bir gemi geçiyor boğazdan İstanbul’a doğru, uzun uzun izliyorsunuz mavide bıraktığı izi.
20.yüzyılın hemen başında Çanakkale’de işte böyle bir evde büyüdü “Henriette Beatrice Grech” , kısa adıyla Hettie Grech .
Hettie demeye dönmemiş dilimiz “Kety” ya da “Katya” demeye alışmışız zamanla.
Bu yüzden Hettie Grech ”Madam Kety” ya da “Madam Katya” olarak da bilinir halk arasında. Güzel bir evleri var Çanakkale kordonda. Ailesi, Malta kökenli. Babası Alfred. R.Grech, boğazda gemi ticareti ve gemi kurtarma işleriyle uğraşıyor ve zamanla Çanakkale halkı tarafından çok seviliyor.
Hettie Grech ilk eğitimini İngiltere’de alıyor. Hemen ardından ailesinin yanına Çanakkale’ye geliyor fakat kısa süre sonra Birinci Dünya Savaşı başlıyor ve babasının ısrarlarıyla tekrar İngiltere’ye gidiyor. Hettie İngiltere’deyken Grech ailesi Çanakkale cephesinde Türklerin tarafında saf tutuyor, ortak duyguları paylaşıyorlar bu şehirle, Çanakkaleli oluyor Maltalı aile.
Savaşın ardından Hettie tekrar geliyor Çanakkale’ye. Zamanının çoğunu bugünkü halk bahçesinde çok sevdiği atıyla gezintiler yaparak geçiriyor. Maydos tepelerini gören boğaza nazır evlerine geldiğinde ise kemanını bırakmıyor elinden. Her gece keman sesleri yankılanıyor Grechlerin evinden.
Cumhuriyet’in kurulduğu ilk yıllarda genç ve güzel bir kadın oluyor Hettie. O dönemde kentte düzenlenen balolara katılıyor. Giyim ve makyaj ustası olarak nam salıyor. Güzelliğinden sıkça bahsediliyor Çanakkale’de, haliyle çokça da talibi çıkıyor fakat gönlünü kaptıramıyor kimselere. Hayatı boyunca hiç evlenmiyor, hayatı boyunca hiç bir mesleği olmuyor. Anne ve babasının vefatının ardından yalnız yaşamaya devam ediyor evlerinde. Ailenin tek mirasçısı olduğu için, hayatını sürdürebilecek kadar bir geliri oluyor. Fakat denize nazır evi bakımsızlaşıyor zamanla, kar beyaz boyası yer yer dökülüyor, panjurları paslanıyor, Hettie gibi o da yalnızlaşıyor…
Günümüzde Kordon boyunda Güzel Sanatlar Galerisi olarak kullanılan Grechlerin evi 1976 yılına gelindiğinde Kültür Bakanlığı tarafından tarihi eser olarak tescilleniyor ve 1981 yılında Maliye hazinesine tahsis ediliyor. Hayatının son yıllarını köpeği ile birlikte başka bir evde yaşayarak geçiriyor. Evinden ayrıldıktan kısa süre sonra rahatsızlanıyor ve tedavi edilmek üzere İstanbul’a geliyor ve 1983 yılında âşık olduğu şehrinden uzakta hayata gözlerini yumuyor ve elbette adı ve hatırası kalıyor boğazın güzel şehrine.
