S-400’ler Türkiye’nin talep ettiği bir adım değildi. Ama Türkiye’nin hemen Güneyinde bir savaş ortamı var. Kilis’e, Antep’e dünya kadar füze atıldı. Bunun dışında son bir yıldan beri takip edin Kıbrıs’ın etrafında Cumhur İttifakı’nın AK Parti ve MHP’nin hep dikkatini çektiği konuda bir gündem oluştu. Petrol araması başta olmak üzere. Oradaki güvenlik endişesi her geçen gün artmaya başladı. Biz NATO’nun üyesi olarak F-35 savaş uçaklarını almayınca Türkiye’nin güvenliği için S-400’leri alma girişiminden bulunmak durumunda kaldık. Derdimiz kavga etmek değil. Bağcıyla uğraşmak değil, üzüm yemek. S-400 bildiğiniz gibi 2 yıldan beri görüşmeleri devam eden bir süreç. Saatte 18 bin kilometre giden dehşet bir sistem. En büyük füze imkanının olduğu bir sistem. 400 kilometre menzili olan, 185 kilometre yukarıya çıkabilen harika bir sistem. Türkiye’nin güvenliği için bunu yapmayacakta neyi yapacak Allah aşkına. Sen Suriye’de savaş içerisinde olacaksın. Sen Doğu Akdeniz’de bir savaş ortamı içerisinde olacaksın. Kendi ülkenin adımını atmayacaksın. Bu olmaz. Dolayısıyla S-400’leri biz milletimizin güvenliği için değerlendiriyoruz.
Seçimler öyle oldu, böyle oldu. Halk ne derse 23 Haziran’da karar verecek. Bizde buna saygı duyacağız. Tartışmasız bir seçim olmasını istiyoruz. Sorunsuz bir seçim olmasını istiyoruz. Halkın iradesinin yansımasındaki soru işaretleri gitsin diye YSK tarafından adım atıldı. Şuanda bunun gereği yapılıyor. Ben istiyorum ki Çanakkale’de nasıl ki biz gece gündüz çalıştık. Birçok ilçemizi aldık. İstanbul Belediyesi de yatırım ve hizmet için AK Parti’ye tekrar evet desin. Çünkü dün İstanbul’daydım. Gördüğüm bir tablo var. CHP adayının Beylikdüzündeki yatırımlarına bakıldığında Binali bey’le kıyaslama olmaz. Bu tartışılmaz. Onun dışında ben bu ülkenin evladıyım. Siyaset bir tarafa, FETÖ’süne, PKK’sına, DHKP-C’sine bir tek kelime söyleyemeyen adam İstanbul’u yönetmemesi lazım. Bu ülkenin yoldan, parktan başka değerleri var. Hepsi değer ama bir tek ifadesi var mı FETÖ’ye, DHKP-C’ye, PKK’ya karşı. Aksine Demirtaş’ın politikasını beğeniyorum diyen bir anlayış İstanbul gibi dünya kentinde bir siyasal risktir. Hatamız şu, bilinmeyen bir adamı bizim arkadaşlarımızın stratejik yanlışlarıyla meşhur olmasını sağladık. Biz adamı, adam ettik. Adam CHP adayı, biz CHP’yi Kılıçdaroğlu’ndan biliriz. Sezgin Tanrıkulu’ndan, Canan Kaftancıoğlu’ndan biliriz. Bakın hepsini geri çektiler. Nerede İl Başkanı, şu kampanyada CHP İl Başkanı var mı. Seçim bittiğinde, seçimden sonra eşbaşkan gibi beraber oturuyorlardı. Seçim var, o meşhur tweet atan İl Başkanı şuna yok oldu. Sadece adayları var. Ama o 18 günü gördük. Seçimden sonra tekrar eşbaşkan gibi bizim ezanımıza, bayrağımıza, her türlü hakareti yapan adamlar tekrar eşbaşkanlık yapacaklar. Buna izin vermeyeceklerini düşünüyorum.
Çanakkale Hedef Gazetesi
Dikkat!
Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.
Üye Girişi Üye Ol