Son yıllarda lke olarak  dünyada eşi benzeri görülmemiş saldırılara maruz kaldık ...

Önce Gezi ayaklanması ile şanslarını denediler. Olmadı, 17-25 Aralık'ta Yargı Cuntası eliyle işbaşındaki iktidarı devirmeye çalıştılar.

O da olmadı, ülkenin Doğu ve Güneydoğu Bölgesi'nde "Özerklik" ilan ederek Kürtleri ayaklandırmaya çalıştılar.

Bunda da başarılı olamayınca, ordunun içine çöreklenmiş Feto örgütü eliyle darbe yapmak istediler...

Şu yukarıda saydığım olayların herhangi biri başka bir ülkede yaşansa, inanın o ülke bir daha belini doğrultamazdı.

"Bugün bu ülkede bunca olaya rağmen bir darbe olmamasının en önemli nedeni, özellikle

polisin en az iktidar kadar ayakta dim dik durmasıdır. Polisin gerçek anlamda direnişini göstermeseydi, darbenin başarılı olma ihtimali yüksekti!"

Gezi olaylarında polise neler söylendiğini dün gibi hatırlıyorum.

Taksim Meydanı'nda APO posteri,

PKK paçavraları ve DHKP-C flamaları altında toplananlarla bir olup polisleri kovalayanlar...

"Tayyip'in itleri, durduramaz bizleri" diye hakaret edenler ve daha niceleri....

Aynı şeyler 17-25 Aralık döneminde de yaşandı.

Sayın cumhurbaskanımız ve oğlunu o zamanda evinden almaya çalışanlar emniyet içindeki şeref ve haysiyet sahibi polis memurlarının direnişiyle karşılaşmasa, Cumhurbaskanımız bugün hapiste olabilirdi.

Ve 15 Temmuz kanlı darbe girişimi...

Elinizi vicdanınıza koyun ve kendinize şu soruyu sorun: O gün polis darbecilerle birlikte hareket etmiş olsa, sonumuz ne olurdu?

Aklınızdan geçeni ben söyleyeyim

Cumhurbaşkanımız ve ailesi başta olmak üzere kabinedeki pek çok önemli isim bir cok polis ve asker belki bizde bugün büyük ihtimalle hayatta olmama ihtimali vardı.

Yine muhtemeldir ki Irak'ta, Suriye'de, Libya'da ve Ukrayna'da yaşananlar Türkiye'de yaşanmış ve sonuçlanmış olacaktı.

Belki de ülkemiz istemeyeceğimiz çok kötü durumlarda olacaktı !

Şimdi diyeceksiniz ki: "Durup dururken bu meseleleri bize niye hatırlattın?"

Şundan dolayı...

Bu ülkede polislerin hâli, artık tahammül sınırlarını zorluyor. Polisler, polis oldukları için âdeta cezalandırılıyor.

Ama hakikaten elimizi vicdanımıza koymamız lazım.!

Terörist, hain,düşman,hırsız,arsız,düşen, kalkan, ölen, sakat kalan, tecavüz eden, tecavüz edilen, uyuşturucu kullanan, uyuşturucu satan, mal çalan, malı çalınan,

kaza geçiren ve kazaya neden olan milyonlarca insanın derdiyle polis ilgilenecek.

Stadyumda, seçimde, referandumda, mitingde ve izinsiz yürüyüşte ve dahi devlet erkanının geçtiği sokaklarda caddelerde çatılarda binalarda nöbeti polis tutacak.Zaten üstlerinden baskı gören polisi teröristi eylemcisi taşlayacak, provokatörü tekmeleyecek, ensesi kalın iş adamı azarlayacak, milletvekili gözünün içine baka baka küfür ve hakaret edecek tokat atacak ...

Milyonlarca insanın ırzı, canı, malı onların sorumluluğunda olacak. 12-12  veya bundan iyisi en fazla 12-24 esasına göre nöbet tutacak çalışacak.Ikinci bir emre kadar gecesi-gündüzü belli olmayacak.

Molotofu onlar, kurşunu onlar, bombayı onlar yiyecek! Polis olmanın bedelini canıyla, kanıyla İgilenemediği ailesi ve çocuklarının yaşadığı o travmalarla ödeyecek. Ama bunun karşılığında bir özlük hakları bile olmayacak.

Bu son Polis bayramında da polis güzel bir seyler duymak isterken polise hiç bir sey verilmeyecek.Ama yine polis bayramında başka kurumlara zam yapilacak.

Kesinlikle buna laf yok hatta daha fazlasi verilsin...

Ama polisede bir şeyler verilsin...

Mesela sokaklarda icra eden polis emekli olduğunda, eline cüzzi bir miktar ikramiye geçiyor..Düşünün yıllarca canın pahasına çalıs ülkenin vatandaşın huzuru için uğraş didin ama emekli olduğunda ise kafanı sokacak 1+1 daire bile alamayacak durumda ol ve 2 bin lira civarında emekli maaşına talim etmek zorunda ol.

Asıl önemli olan konu burda polise verilen değer..

O zaman bu konuya bir çare ve yol bulmak  bu mağduriyete bir son vermek gerekiyor.

Önümüzde bir seçim var polisin beklentisi 3600 ve özlük hakları...Görüyoruz duyuyoruz seçim öncesi cok yerlere cok kişilere kurumlara zamlar haklar veriliyor.

Polise her zaman ihtiyacımız var polis demek devlet demek bu sebeple özellikle polisimizi ve polis emeklilerimizi mağdur etmeyelim ele ayağa düşürmeyelim bunların haklarını verelim.

Bari emekli olduklarında biraz rahat ve huzurlu yaşasinlar..Kimselere ihtiyaçları olmasın yillarca boyun eğdiler bari bundan sonra kimseye boyun eğmesinler..Bu emekçileri hak ettikleri yere lütfen koyalım..

Bu sebeple POLİSİMİZE ve yıllarını ömrünü vermiş POLİS EMEKĹİSİNE gereken değer ve haklarının kendilerine verileceğini umarak saygı ve sevgilerimi sunuyorum..

1 mayıs işçi ve emekçilerimizin bayramını da kutlar sağlıklı ve mutlu günler dilerim..

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol