Teknik adamlığımın ilk yılları
Çanakkale amatör takımlarından Yenicespor da çalışıyorum..
Kendi sahamız da bir maç oynuyoruz. Rakibimiz mütevazi bir kadroya sahip..
Daha maçın başında farklı bir skor yakaladık. Kısıtlı bir kadroyla mücadele eden rakibin antrenörü, saha komiseriyle bana haber yolluyor. ‘’Daha fazla gol atarsanız takımı sahadan çekeceğim’’ diye..
Birkaç oyuncumda hocam atmayalım artık ayıp oluyor dediğinde, ‘’ hayır atabildiğiniz kadar atın’’ diyorum acımasızca ve büyük bir ihtirasla..
Maçı 15-0 kazanıyoruz. Farklı kazanılan bir maç sonrası, soyunma odasında sevinç mutluluk varken, ben de büyük bir huzursuzluk vardı. Çok mutsuzdum. Merhamet duygusundan çok uzaktım..
Oyuncularıma aşılamaya çalıştığım, centilmenlik ve rakibe saygı ilkelerini hiçe saymıştım. Sırf kendi egolarım için, Futbolun sadece futbol olmadığını, rakibe saygının önemini, Fair-play ruhuna aykırı davranışımın ezikliğini yaşıyordum.
İçimde biriktirdiğim intikam duygusunun beni boğduğunu hissetmeye başlamıştım.
Farklı bir galibiyetin beni bu kadar çok üzeceğini asla düşünememiştim.
Beni bu kadar acımasız ve egoları tavan yapmış biri olmama sebep neydi ?
Anlatayım…
Sezonun ilk maçında 7-0 kaybetmiş Teknik adamdım ben..
Farklı mağlubiyet sonrası büyük bir hayal kırıklığı yaşayan da bendim.
Taraftarlarımızın ve sevdiklerimizin üzülmesine sebep olarak rakibin bize saygı duymadığını düşünen de bendim.
Rakibin haklı galibiyetine Etik değildi bize hiç acımadılar diyen de bendim.
O mağlubiyeti içinde bir intikam duygusu olarak biriktiren ve bunu başka bir takımdan çıkarmak gibi alçak bir davranış içerisinde bulunan da bendim.
Yıllar geçmiş olsa da bir özür borcum var o takıma ,hocalarına ve oyuncularına..
En büyük pişmanlıklarımdan fakat, en değerli tecrübelerimden biridir bu maç benim.
Futbol sadece futbol değildir…
İçinde bir çok duyguyu birden barındırabilen, günümüzün en popüler sporudur futbol.
Kitlesel bir çoğunluğa sahip olsa da aslında çok küçük bir camiadır futbol..
Sahada rakip, ancak dışarıda büyük dostlukların yaşandığı doğaçlama bir tiyatrodur futbol..
Büyük mutlulukların yaşandığı maç sonraları, daha büyük üzüntülerin yaşandığı gerçeklerdir Futbol..
Karşılıksız takımlarını desteklemek için saatlerce gidilen deplasman yoludur Futbol.
Sevgilinizle 90 dakika zaman geçirmektir futbol
Futbolun, kazanmak için herşeyin mübah olmadığını unutan, başta biz Teknik adamlar ve sporcular, Fair-play olgusunu ‘’gönüllerimize işlemeliyiz’'