Bilgiç Çanakkale’de

Geçtiğimiz Cumartesi günü Saadet Partisi Genel İdare Kurulu Üyesi, Mardin İl Sorumlusu ve aynı zamanda Anadolu Gençlik Derneği Genel Başkan Yardımcısı olan Muammer Bilgiç, Anadolu Gençlik Derneği’nin daveti üzerine Çanakkale’ye gelerek, Saadet Partisi Çanakkale İl Binası’nda basın mensuplarıyla bir araya geldi.

Bilgiç Çanakkale’de

Geçtiğimiz Cumartesi günü Saadet Partisi Genel İdare Kurulu Üyesi, Mardin İl Sorumlusu ve aynı zamanda Anadolu Gençlik Derneği Genel Başkan Yardımcısı olan Muammer Bilgiç, Anadolu Gençlik Derneği’nin daveti üzerine Çanakkale’ye gelerek, Saadet Partisi Çanakkale İl Binası’nda basın mensuplarıyla bir araya geldi.

15 Ekim 2017 Pazar 15:07
Bilgiç Çanakkale’de

Aslen Ordu Ünye’li olduğunu ve emekli biyoloji öğretmeni olduğunu belirten Saadet Partisi Genel İdare Kurulu Üyesi Muammer Bilgiç, Saadet Partisi Çanakkale İl Binası’nda basın mensupları ile bir araya gelerek ülke gündemine dair görüşlerini paylaştı. Ülkemizde gündemin çok çabuk değişip, tansiyonun birden arttığını belirterek sözlerine başlayan Muammer Bilgiç; Ülkemizin kavgaya değil toplumsal uzlaşmaya ihtiyacı olduğunu söyledi. “Bu ülkenin en son ihtiyaç duyduğu şeyin, devletin Cumhurbaşkanı’nın bir belediye başkanıyla ya da bir belediye meclis üyesiyle karşı karşıya gelmesidir” diyen Bilgiç, “Cumhurbaşkanı devletin başıdır. Onun yapması gereken halkın tamamını kucaklayıp, sistemde Türkiye’nin hakkın, hukukun yanında olmasını sağlamaktır. Bu ülkenin toplumsal barışa, uzlaşmaya ihtiyacı var. Bu ülkede farklı renkler, farklı kimlikler bulunuyor. Bu ülkenin Kürt, Türk, Alevi, Sunni kavgasına değil barışına ihtiyacı var. Bu coğrafyanın Türkiye–İran, Türkiye–Irak, Türkiye–Suriye kavgasına değil barışına ihtiyacı var.” dedi.

“5 bin kişi 2. İsrail’e gideceğine, 80 Milyon 1. İsrail’e gidelim”

Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin, “Kerkük’e gitmeye hazır 5 bin ülkücü var.”, sözlerine atıfta bulunan Saadet Partisi Genel İdare Kurulu Üyesi Muammer Bilgiç, “Birileri Kerkük’e 5 bin kişi göndermekten bahsediyor. Gerekçe olarak da 2. bir İsrail’den bahsediliyor. O zaman orada hali hazırda bir, birinci İsrail var. O zaman önce 2. İsrail’e 5 bin kişi gideceğine, 1. İsrail’e 80 Milyon kişi bir olup gidelim.” dedi. Bunun yapay bir gündem olduğunu düşündüklerini söyleyen Bilgiç, Irak ve Suriye’nin önce içten bölünerek dağıtıldığı hatırlatmasında bulundu. Muammer Bilgiç konuya ilişkin sözlerine şöyle devam etti, “Kuzey Irak’taki referandum sürecinde, sosyal medyada sürekli İsrail bayraklarının gösterilmesi, bu ülkede yaşayan halka kurulmuş bir tuzaktır. Biz Kuzey Irak ile ilgili 2. Irak dedikçe, kendi ülkemizdeki vatandaşlarımız, kardeşlerimiz bundan incinmektedir. Eğer gerçekten böyle bir ilişki varsa biz önce birincisi ile olan ilişkilerimizi gözden geçirelim.” dedi.

“Bu Ülkede ikinci mesele Adalet meselesidir”

Muammer Bilgiç sözlerini şu şekilde sürdürdü; “Mesela yüzde oy barajı insanların verdiği oyların, kendi partilerine değil de, barajı geçen partilere gitmesine neden olmuyor mu? TRT’de her siyasi partiye ayrılan süre adil mi? TRT sadece kendi görüşlerine süre ayırdığı partilerin vatandaşlarından mı vergi alıyor? TRT herkesten vergi alıyorsa, bizim söylemlerimiz niye temsil etmiyor? Ya da bir futbol maçı kadar, bir televizyon dizisi kadar, bir siyasi hareketin ekranlarda yer bulmasına müsaade edilmiyor? Bu ülkede kentsel dönüşüm uygulamaları uygulanırken ya da yapılırken adalet var mı? Kentsel dönüşüm gerçekten depreme karşı dayanıksız binaları tedavi etmek. Onları tedavi etmek içi mi yapılıyor? Yoksa bir rant sal dönüşüm şeklinde mi yapılıyor?” diye sordu.

“Doğuda toprak insansızlaştırılıyor, batıda insan topraksızlaştırılıyor”

Doğu bölgelerimizde yaşayan insanların topraklarını bırakıp, Marmara Bölgesi’ne göç ederek toplu konutlarda balık gibi istiflendiğini dile getiren Muammer Bilgiç, toprağı olmayan insanın apartmanlarda koyun, kuzu, sebze, meyve yetiştiremeyeceğini belirterek, insanların sermayenin elinde ucuz iş gücü yapıldığını söyledi. Bilgiç, askeri ücretle çalışan insanın artmadığını fakat askeri ücret ile çalışmaya razı insanların giderek arttığını belirterek, “Bir ülke üretmediği zaman, bu ülke bizim dememizin bir anlamı yoktur. Kendi ülkemizde ürettiğimiz fındığın fiyatını biz belirleyemiyorsak, ayçiçeğinin, zeytinin, tütünün fiyatını biz belirleyemiyorsak, o toprağın neresi bizim oluyor? Kendi toprağımızda köle hale getiriliyoruz.” dedi.

“Ankara, Bağdat, Tahran, Şam ve Erbil bir araya gelmeli”

Türkiye’nin Irak ve Suriye gibi bölge ülkelerinde yaşananlardan ders çıkarması gerektiğine vurgu yapan Muammer Bilgiç, “Ankara, Bağdat, Tahran, Şam ve Erbil’in bir araya gelerek ortak ve adil bir gelecek için planlama yapmalı. Avrupa ülkesindeki sınırlar köy sınırı hükmündedir. Oradaki sınırlar insanların serbest dolaşım ve ticaret haklarını sınırlamıyor. İslam ülkeleri arasındaki sınırlarda, aynı Avrupa ülkeleri arasında olduğu gibi köy sınırı haline geldiğinde bu coğrafyadaki parçalanmışlıkların önüne geçilir. İnsanların sıla-i rahim hakkının önüne geçilir.” dedi.

Çanakkale Hedef Gazetesi

Yorumlar

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol